1 lt sutu, yarim bardak toz sekeri ve 1 paket vanilyayi tencereye koyup karistirarak hafiften kaynar hale getirdim. 1 bardak irmik ve 1 avuc kuru uzum katip karistirarak 10 dk kadar kisik ateste pisirdim. 2 yumurtayı cirpip irmikli sicak sutten yavas yavas ekleyerek isinmasini sagladim, sonra ilinmis yumurtayi geri dokerek biraz daha pisirdim. Birkac dakika sonra atesten indirip arada karistirarak 15 dk kadar ilinmasini bekledim. Buzdolabindan cikardigim, dibine daha once karamel doktugum kaseye koyup yeniden buzdolabina kaldirdim. Iki saat sonra genisce bir tabaga ters cıkarip iki dilim yedik. Sonra da buraya koymak icin fotografini cektim. Az yumurtali-irmikli-krem karamel gibi birsey olmustu. Fena degil, degisik oldu, ama bir daha yaparsam yumurtasiz deneyecegim...
Yalniz bu depresif halim surerse ben verdigim kilolari hizla geri alirim. Zaten 3 ayda verdigim 10 kilonun 2'sini 2 ayda geri aldim, hizlanarak devam etmemesi icin acilen rejim duzenime donmem lazim. Haftaici sabah ve oglen yemeklerinde rejim yaptigim zamankiyle aynı seyleri yememe ragmen kilo almaya basladigima gore aksam isin suyunu cikariyorum demektir. Bir de araya haftasonları giriyor tabii... Gecen hafta uc gun boyunca da yabanci misafirlerimiz vardı sirkette. Ogle yemeklerinde onlara eslik edeyim derken biraz ipin ucu kactiydı; bir de aksam yemegine gidince tam oldu.
Aslinda tam depresif de denemez su aralar bulundugum ruh haline. Gecen haftasonu birdenbire gunu yasayamaz halde buldum kendimi. Belki okullar acildigi icindir. Nemo'yu dusunmeme neden olan en ufak bir seyde hemen aglamaya basliyorum. Neyse, tam da bu nedenle bu konuyu uzatmayacagim. Ama Ekim'in ilk haftasi, 2-6 Ekim arasi bir fuar icin Paris'e gidecegim. 7-8 Ekim ise tedbir kararina gore Nemo'yu alacagim haftasonu. Aslinda sevinmem lazim ama yollarda cok zaman kaybedecegiz diye, alir ve birakirken olay cikabilir diye, onceki hafta seyahatte olacagim diye, eve geldiginde orayi sicak bir yuva olarak bulmasi icin hazirlik yapmaya vaktim olmayacak diye, sonra nasil ayrilacagiz diye, diye oglu diye, hersey icin kaygilaniyorum. Off, yine basliyor; degis tonton...
Bugun Sishane'ye gidip lamba baktik, ustelik bir mucize oldu ve ilk turda begenip aldik. Haziranda apar topar tasindigim icin salon eski ve yamuk bir lambaderle, mutfak raf altı spotlariyla aydinlaniyordu, hatta antrede o da yoktu; artik salondaki yemek masasinin ustune asilmayi bekleyen bir lambam var. Yarin sabah da Bauhaus'a gidip mutfak lambalarina bakariz diye anlastik Shrek'le. Hatta belki antreye bir lamba da buluruz. Antreye aslinda su sedef pullu lambalardan istiyorum, daha once Mudo'da gormustum, Maslak'takine de baktim hatta, ama istedigim boyu yoktu. Laura Ashley'de de renklilerini gormustum ama onlar da epey pahaliydi; ustelik ben beyazindan istiyorum. Aah ah, her kurusun hesabini yapmak zorunda olmadigim, kredi almadan onceki gamsiz gunlerim nerde...
3 yorum:
Dory sana Blogger hesabımla yorum bırakamıyorum!Umarım bu denemede başarırım.
Dory, gercekten ilginc bir tarif olmus. Hem krem karamale benzemis, hem irmik tatlisi ( ki ben ikisini de pek severim). Neden yumurtasiz deneyeceksin ? yumurta tadimi geliyor agzina ?
Birde soyle ukalalik yapayim. Yumurtalari ekleyip, derin su dolu kabta firinlamak alternatif olur mu ki ? yoksa hep karistirmak mi gerek ?
Yok yok, yumurta tadı gelmiyor, ama daha hafif olur diye düşündüm.
Kremkaramel gibi su dolu kapta fırınlamak da kesin işe yarar. Benim daha önce başarısız kremkaramel denemelerim olmuştu, o yüzden cesaret edemedim. Denersen sonucu bana da söyle, olur mu?
Yorum Gönder