2-5 Aralık'ta Askeri Müze Harbiye KültürMerkezi'nde...
Detaylı programı http://www.festivaistanbul.com/ adresinden görebilirsiniz.
Biz de orada olacağız! Shrek'in Türkiye'ye getirdiği %100 organik cilt bakımı ürünleri ilk olarak festivaldeki standında satışa çıkacak. Festivalden sonra da online satış sitesinden alınabilecek. Yardım için ben de orada olacağım. Senelik iznimden birkaç gün kullanıyorum. Bizim fabrikadaki işçilerin çoğu Karadenizli'dir. Yazın 4 haftalığına bakım duruşuna girdiğimizde onlar da memleketlerine fındık toplamaya giderler, ailelerine yardım için. Bugün aklıma geldi, benimki de o hesap:)) Ben başından beri bu işte Shrek'e destek verirken "bu benim yeni hobim" deyip durdum. Susan Miller'ın bu ayki Yengeç falında "bir hobi sizi çok meşgul edecek" diye yazdığını okuyunca bir kez daha pes dedim! Gerçekten de,ne kadar planlarsanız planlayın, bir şeyler son ana kalıyor. Yapılacak listeleri, alınacak listeleri yapmak yetmiyor, sürekli aklında "acaba neyi unuttum" bulutuyla geziyor insan. Öte yandan, ürün yöneticilerini şimdi daha iyi anlıyorum. Bir ürünün lojistiğinden broşürüne, standından kağıt poşetine, bütün bunların tasarımından üretimine ilgilenmek gerçekten de çok zevkli.
Bütün bu koşturmaca arasında geçen pazar öğleden sonramı Nemo'nun veli görüşme gününde geçirdim. Çok daha kötü şeylerduymayı bekliyordum doğrusu. Belli ki, Nemo'nun nazı bana; evdeki kadar asi hiç değil; ve muhtemelen şeytan tüyü var. Bütün öğretmenler adını duyunca geniş bir gülümsemeyle "a Nemo, çok değişik/çok zor/çok yaratıcı bir çocuk" dediler. "Zeki bir çocuk ama okulu sevmiyor/derste sıkılıyor/derse katılmıyor/çok sessiz ve sakin/çok terbiyeli ..." ama hep geniş bir gülümsemeyle. Türkçe öğretmeni birşeyleri hatırlayıp hatırlayıp güldü. Batı Karadeniz gezisinde Nemo'nun başı ağrımış. Mağara gezerken öğretmeni iyi olup olmadığını sormuş. Nemo da kadının omzuna şöyle hafifçe patpat yapıp "merak etmeyin, iyiyim iyiyim" demiş. Bilişim öğretmeni "a, Nemo'yu ben çok severim, sevgi dolu bir çocuk" dedi. İngilizce öğretmeni "geçen seneki olayı biliyorum ama bende hiç öyle bir şey olmadı" dedi. Hatta "Nemo'nun yaratıcılığına ekstra puan verdim. Çabalıyor. Geçen hafta bir soruya cevap verdi, üstelik doğruydu" dedi. Hem hoşuma gitti, hem şaşırdım:))
Detaylı programı http://www.festivaistanbul.com/ adresinden görebilirsiniz.
Biz de orada olacağız! Shrek'in Türkiye'ye getirdiği %100 organik cilt bakımı ürünleri ilk olarak festivaldeki standında satışa çıkacak. Festivalden sonra da online satış sitesinden alınabilecek. Yardım için ben de orada olacağım. Senelik iznimden birkaç gün kullanıyorum. Bizim fabrikadaki işçilerin çoğu Karadenizli'dir. Yazın 4 haftalığına bakım duruşuna girdiğimizde onlar da memleketlerine fındık toplamaya giderler, ailelerine yardım için. Bugün aklıma geldi, benimki de o hesap:)) Ben başından beri bu işte Shrek'e destek verirken "bu benim yeni hobim" deyip durdum. Susan Miller'ın bu ayki Yengeç falında "bir hobi sizi çok meşgul edecek" diye yazdığını okuyunca bir kez daha pes dedim! Gerçekten de,ne kadar planlarsanız planlayın, bir şeyler son ana kalıyor. Yapılacak listeleri, alınacak listeleri yapmak yetmiyor, sürekli aklında "acaba neyi unuttum" bulutuyla geziyor insan. Öte yandan, ürün yöneticilerini şimdi daha iyi anlıyorum. Bir ürünün lojistiğinden broşürüne, standından kağıt poşetine, bütün bunların tasarımından üretimine ilgilenmek gerçekten de çok zevkli.
Bütün bu koşturmaca arasında geçen pazar öğleden sonramı Nemo'nun veli görüşme gününde geçirdim. Çok daha kötü şeylerduymayı bekliyordum doğrusu. Belli ki, Nemo'nun nazı bana; evdeki kadar asi hiç değil; ve muhtemelen şeytan tüyü var. Bütün öğretmenler adını duyunca geniş bir gülümsemeyle "a Nemo, çok değişik/çok zor/çok yaratıcı bir çocuk" dediler. "Zeki bir çocuk ama okulu sevmiyor/derste sıkılıyor/derse katılmıyor/çok sessiz ve sakin/çok terbiyeli ..." ama hep geniş bir gülümsemeyle. Türkçe öğretmeni birşeyleri hatırlayıp hatırlayıp güldü. Batı Karadeniz gezisinde Nemo'nun başı ağrımış. Mağara gezerken öğretmeni iyi olup olmadığını sormuş. Nemo da kadının omzuna şöyle hafifçe patpat yapıp "merak etmeyin, iyiyim iyiyim" demiş. Bilişim öğretmeni "a, Nemo'yu ben çok severim, sevgi dolu bir çocuk" dedi. İngilizce öğretmeni "geçen seneki olayı biliyorum ama bende hiç öyle bir şey olmadı" dedi. Hatta "Nemo'nun yaratıcılığına ekstra puan verdim. Çabalıyor. Geçen hafta bir soruya cevap verdi, üstelik doğruydu" dedi. Hem hoşuma gitti, hem şaşırdım:))
2 yorum:
hangi firma?
Blogu takip edenler hangi stand olduğunu anlayacak kadar tanıyorlar beni ve Shrek'i:)) Bundan ötesi reklama girer...
Yorum Gönder